Çanakkale, azmin ve imanın teknolojiye galebe çaldığı tarihte eşine az rastlanan büyük bir destan olmasının yanında, tarihimizin son bin yılının her anına damga vuran istiklal ve istikbalimiz konusundaki kararlılığımızın ve iman gücünün, çok büyük fedakârlıklarla bir kez daha teyit edildiği yerdir. Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen, Milletimiz şehadet ve gazilik uğrunda en seçkin, en yetişmiş ve en verimli nesillerini feda ederek Çanakkale’de kazandığı bu zaferle, Kurtuluş Savaşı’na ve sonunda Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolda Çanakkale Zaferi bir meşale olmuştur.
Yedi düvelin birlikte taarruz ettiği, Devletimizi, Milletimizi, Milli ve Manevi değerlerimizi korumak ve kollamak için yüzbinlerce kahramanımızın, “Bir gül bahçesine girercesine” toprağa düştüğü, dünyaya kendilerini hayran bırakan mücadeleleriyle “Çanakkale Geçilmez” sözünü, daha doğrusu bu sözün arkasındaki inancı, imanı ve kararlılığı şanlı tarihimize kanlarıyla kazımışlardır. Her şeyden önemlisi ise; Çanakkale Zaferi, Necip Türk Milletinin vatanı, dini, hürriyeti, istiklali ve istikbali uğrunda neleri göze alabileceğini dünyaya göstermesi açısından büyük önem arz etmektedir. Bu noktada, Çanakkale destanı dün olduğu gibi bugün de, milletimiz, ülkemiz ve geleceğimiz üzerinde plan kuranlar için hiçbir zaman unutmamaları gereken bir derstir.
Şanlı tarihimizin övünç kaynaklarından biri olan Çanakkale Zaferi’nin 103. yıldönümünde, Milletçe bizi bir arada tutan, güçlü kılan, bizi “biz” yapan “Çanakkale Ruhu”ndan başka bir şey değildir. Düşmanı dize getiren fedakârlık, sabır, azim, zafere olan inanç bizi bugünlere taşımış, yarınlara da taşıyacaktır. Ayrıca; 15 Temmuz’da yazılan kahramanlık destanı da aynı inançla Çanakkale ruhunu milletimizin yaşattığının delilidir. Bu ruhla her daim olduğu gibi Aziz Türk milleti ilelebet muhafaza ve müdafaa olunacaktır.
Bununla birlikte son dönemde Şanlı Türk Ordusu’nun Vatanımızın bekası, güvenliği ve geleceği için Afrin’deki terör yuvalarına karşı başlatmış olduğu “Zeytin Dalı Harekatı”nda Şehadet mertebesine ulaşan Aziz Şehitlerimiz, sivillere gösterdikleri hassasiyetle savaşın da bir ahlakı olduğunu tüm dünyaya yeniden öğretmiştir.
Bu duygu ve düşüncelerle; Şehitler Günü’nde 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 103. yıldönümü vesilesiyle başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere aziz vatanımızın bekası için mücadele eden Aziz Şehitlerimizi, ebediyete intikal eden fedakâr Gazilerimizi, Çanakkale’de dedesi şehit olan bir Vali olarak rahmet, şükran ve minnetle anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.