Valimiz Sayın Çetin Oktay Kaldırım’ın
“18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü” Mesajı
Türk bağımsızlık mücadelesinin, azminin ve
kahramanlığının en büyük örneklerinden biri olan Çanakkale Savaşı, Türk
milletinin yeniden varoluş ve diriliş destanıdır. Şanlı mazimiz; vatani
değerleri ve mukaddesatı uğuruna her türlü zorluğa göğüs geren ve hiçbir
fedakârlıktan kaçınmayan ecdadımızın kahramanlık destanlarıyla doludur. İşte
Çanakkale zaferi iman ve millet sevgisiyle coşan sinelerin vatan ve bağımsızlık
aşkıyla şahlandığı, dünyada eşine az rastlanan kahramanlık destanlarından
biridir. Çanakkale Zaferi tarihimizin altın yapraklarında yerini almış birçok
şanlı mücadele gibi, kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla bir milletin omuz
omuza vererek yekvücut olup üstlendiği büyük mücadelenin adıdır.
Çanakkale; ismini Sevgili Peygamberimizden (S.A.V)
alan ve onun övgüsüne mazhar olmuş kahraman Mehmetçiğimizin, azminden ve
imanından aldığı güçle bütün dünyaya “Çanakkale Geçilmez!” diye haykırdığı,
tertemiz alnından vurulup toprağa düştüğü, bir hilal uğruna serden geçtiği,
bütün yokluk ve imkânsızlıklara rağmen yedi düvele karşı savaşarak zafere
ulaştığı yerdir.
İmanı, vatanı ve mukaddes değerleri uğruna can
vermenin adı olan şehitlik, bizim anlayışımız ve inancımıza göre en yüce ve
şerefli makamlardan biridir. Milletimizin başının tacı olan şehitlerimiz din,
vatan, millet ve istiklal uğruna anadan, babadan, yardan, evlattan hâsılı tüm
sevdiklerinden ayrılmayı göze almış, mukaddesatı uğruna gözünü kırpmadan canını
vermiş fedakarlık abideleridir. Bu eşsiz şerefin timsali olan şehitlerimiz yüce
Rabbimizin sonsuz iltifatına mazhar olmuş ve milletimizin gönlünde en müstesna
yeri almışlardır.
“Ölürsem şehit, kalırsam gazi”
şuuruyla vatanın her karış toprağı için mücadele etmiş, namusunu payimal
etmemiş ve ne pahasına olursa olsun canından aziz bildiği yurduna düşmanları
uğratmamıştır. Nitekim Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un Çanakkale
şehitlerine yazdığı şiirinde;
“Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi
Bedrin arslanları ancak bu kadar şanlı idi”
diye haykırdığı üzere, kahramanlığın, cesaretin,
imanın, azmin ve vatan sevgisinin en güzel örneği olan bu mücadeleyi tebcil
etmiş, minnet ve şükran duygularını coşkun bir şekilde ifade etmiştir.
İşte Çanakkale Zaferi gibi birçok şanlı mücadeleyle
ecdadımızın bize emanet bıraktığı vatanımız, insanımızın müreffeh bir şekilde
huzur ve güven içerisinde yaşadığı, hür olmanın şanını taşıdığı, şerefine izzet
kattığı ve üzerinde mukim bulunan insanlarımızın aziz kıldığı bir toprak
parçasıdır. Anadolu, sinesi aynı atanların, aynı istikamete bakanların, aynı
duygu, düşünce ve değerler uğruna baş koyanların, aynı hedef ve ideallerle
geleceği inşa edenlerin yurdudur. Bu vatan her metrekaresi şehit kanıyla
sulanmış, ecdadımızın şanlı destanlarıyla binlerce mefahire mazhar olmuş ve
bağrında büyütüp kök saldığı insanlık değerleriyle zirveleşmiş dünyanın en
kıymetli mekânıdır.
Bugün bizlere düşen, Çanakkale’de şahlanan o muazzam
ruh ve şuurun idrakinde olarak hareket etmektir. Bizi biz yapan, bizleri
başarıdan başarıya koşturan, bizi yeryüzünde milletlerin en azizi kılan
değerlerimizin etrafında kenetlenmek, onları koruyarak yeni nesillere
aktarmaktır. Şehit ve gazilerimizin emaneti olan aziz vatanımıza aynı bilinç ve
idealle sahip çıkarak, çok çalışıp onu yeni ufuklara taşımaktır.
Bizler, Çanakkale’de yan yana, omuz omuza yatan
kahraman şehitlerimizden aldığımız güç ve inançla ülkemize yönelik her türlü
hasmane tutum ve saldırı girişimlerine karşı millet olarak tek yürek halinde
vatanımıza sahip çıkmalı, birliğimizi ve kardeşliğimizi muhafaza etmeye dört
elle sarılmalıyız.
Şunu iyi bilmeliyiz ki; birlik ve beraberlik şuurunu
diri tuttuğumuz, değerlerimize sahip çıktığımız müddetçe üstesinden
gelemeyeceğimiz hiçbir zorluk, kazanamayacağımız hiçbir mücadele, elde
edemeyeceğimiz hiçbir başarı yoktur.
Bu duygu ve düşüncelerle istiklalimizin dönüm noktası
olan Çanakkale Zaferinin 106’ncı yıl dönümünde Çanakkale’de tarih yazarak bu
vatanı bize armağan eden Çanakkale şehitlerimiz başta olmak üzere; tüm aziz
şehitlerimizi sonsuz rahmet ve minnet, gazilerimizi şükranla anıyor, bize
bıraktıkları bu eşsiz hatırları önünde saygıyla eğiliyorum.