Gökdemir, 23 Nisan
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yaptığı açıklamada şu ifadelere
yer verdi:
“Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nin kuruluş yıldönümü ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 100.
Yılını gururla kutluyoruz. 23 Nisan sadece bir çocuk bayramı olmanın ötesinde
büyük bir çaba ve azmin sonucunda kurtuluşa ererek bağımsızlığını kazanan
aziz milletimizin yeniden dirilişinin temsilidir. Milletimizin huzura, refaha
ve barış içinde yaşama kavuştuğu tarihi bir gündür.
23 Nisan 2020,
Osmanlı’dan yani İmparatorluktan Cumhuriyete geçişin 100. Yıldönümü.
1914-1918 arası devam
eden Birinci Dünya Savaşı’yla dünyayı istila edip paylaşan emperyalist
devletler, nihai hedef olarak Osmanlı’yı yeryüzünden silme adına başlattıkları
büyük operasyon sonunda savaştan mağlup çıkan Osmanlı İmparatorluğu tasfiye
sürecine girmişti.
İstiklal Harbi, Kurtuluş
Savaşı veya Milli Mücadele olarak adlandırılan Milletimizin varlığı ve BEKASI
adına başlatılan büyük mücadelenin arka planına baktığımızda, 16 Mart 1920’de
İngilizlerin İstanbul’u işgali üzerine Osmanlı Meclis-i Mebusan’ı feshedilmiş
ve Milletvekilleri Heyet-i Temsiliye Reisi Mustafa Kemal tarafından “Ankara’da
olağanüstü yetkili bir meclisin toplanacağı” gerekçesiyle Ankara’ya davet
edilmişlerdir.
Bugün 100 yıl önceki
şartlara baktığımızda öncelikle göze çarpan ; Milli Mücadele’nin kadîm tarihi
kültür ve değerlerimize bağlı bir muhtevada yürütüldüğüdür.
Bu bağlamda, 23
Nisan’ın sürekli gündemde tutulması gereken bir diğer manası; emperyalistlerin
işgal ettiği İmparatorluğun çöküntüleri arasından, milletimizin topyekûn
irade, azim, kararlılık, birlik ve beraberlikle Meclisimizin basiretiyle milli
mücadeleden zaferle çıkmasıdır.
Birinci Meclis’in
açıldığı günden itibaren yoğun gündemleriyle en şiddetli tartışmalarda bile tüm
milletvekilleri, vatanın bütünlüğü, milletin birliğini esas alan konuşmalar ve
önergelerle tam bir vatanperverlik ruhu içerisinde görev icra etmişlerdir.
Bir taraftan milli
mücadele, diğer taraftan yeni Cumhuriyetin kurumlarının ihdası, sosyal ve
ekonomik kalkınma gibi olağanüstü dönemin olağanüstü şartlarında çalışan
birinci Büyük Millet Meclisi’ndeki birikim, ufuk ve gaye bugünün siyasetinin
örnek alması gereken bir özelliğe sahiptir.
100 yıl önce açılan ve
Ulemadan, mutasavvıflardan, askerlerden, bürokratlardan, iş adamlarından ve
değişik sanat, tarih, edebiyat ve bilim adamlarından meydana gelen ilk Mecliste
ortaya konan birlik ve beraberlik ruhu, o mecliste bulunan değişik etnik
kesimlerin aynı gaye etrafında birleştikleri “vatanperver”lik ortak paydasına
dayalı idi.
Yüz yıl sonra bile
birinci meclisin yapısına ve fikriyatına baktığımızda; döneminin dünyanın en
ileri demokrasilerinden birine sahip olduğunu, milli mücadelenin başarıya
ulaşmasının temelinde bu sağlam meşruiyetin en büyük etken olduğu görülecektir.
“23 Nisan’ı
Evlerimizden de Olsa Coşkulu Bir Şekilde Kutlayacağız”
23 Nisan Ulusal Egemenlik gününün ‘Çocuk Bayramı’ olarak kutlanmasını,
çocuklarımıza küçük yaşta ulusal egemenlik bilinci kazandırma açısından son
derece önemli olduğuna inanıyoruz. İstikbalimiz olan çocuklarımıza daha iyi bir
gelecek, daha büyük ve daha güçlü bir Türkiye ile mümkün olacaktır. Bunu
sağlamak için bütün gücümüzle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Milli mücadelenin 100. Yılına yaraşır şekilde görkemli bir şekilde planlanan
kutlamalar, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’yi de etkisi altına alan
Koronavirüs (KOVİD-19) salgını nedeniyle Sağlık Bakanlığı ve Koronavirüs Bilim
Kurulunun önerileri doğrultusunda ertelenmiştir. Ancak TBMM Başkanı Sayın
Mustafa Şentop’un 23 Nisan günü saat 21.00’de vatandaşların balkonlarını
kutlama alanı olarak ilan etmesini ve o saatte tüm vatandaşların hep bir
ağızdan milli birlik ve beraberliğimizin sembolü olan İstiklal Marşı’nı okuma
çağrısını çok anlamlı buluyoruz. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak 23 Nisan akşamı
bütün teşkilatımız ve üyelerimizle ellerimizde Türk Bayraklarımızla evlerimizin
balkonundan en kapsamlı ve coşkulu biçimde 23 Nisan kutlamalarına katılacağız.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak sağlığın her şeyin üstünde ve en önemli değer
olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. Salgının yayılmasını önlemek amacıyla
kutlamaların evlerimizin balkonundan gerçekleştirilmesini destekliyoruz. Bu
kapsamda 23 Nisan günü saat 21.00’da bütün televizyon ve radyolarda eş zamanlı
olarak çalacak olan milli birliğimizin sembolü İstiklal Marşını, genci, yaşlı,
işçisi, işvereni toplumun bütün kesimleriyle hep bir ağızdan okumaya davet
ediyoruz.
Koronavirüs salgının bir an evvel ülkemizde ve dünyada en az hasarla sona ermesini, yaşamın tekrardan normale dönmesini arzu ediyor, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluş yıldönümü ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 100. Yılını kutluyoruz.”