Perinçek, KKTC
Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’la birlikte, 2008 öncesinde hazırladıkları
Türkiye –KKTC- Rusya eksenli planı da anlattı.
Vatan
Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı ABD
merkezli tehditler konusunda Ulusal Kanal’da önemli açıklamalar yaptı. Ulusal
Kanal Genel Yayın Yönetmeni Sinan Sungur ve Aydınlık gazetesi Genel Yayın
Yönetmeni İlker Yücel’in sorularını yanıtlayan Perinçek, Atlantik Konseyi’nin
Türkiye’yi “Haydut devlet” diye nitelendirmesi hakkında şunları söyledi: “ABD
bize yaptırımlar uyguluyor ve açık açık Türkiye’yi düşman ülke ilan ediyor.
Şimdi de ABD’nin stratejilerini belirleyen en önemli kuruluşlardan Atlantik
Konseyi, Türkiye’yi “Haydut Devlet” olmakla suçluyor. Atlantik sistemiyle cephe
cepheye olduğumuz gerçeği, bir kez daha ilan ediliyor. ABD’ye göre Türkiye’nin
suçu “yayılmacı olmak”. Peki, Türkiye nereye yayılmış?”
ABD’NİN
TÜRKİYE’YE “YAYILMACI” SUÇLAMASI
“Türkiye,
vatanın bütünlüğü için hem sınır içinde hem de sınır dışında terörle mücadele
ediyor. Suriye’de Fırat Kalkanı harekâtında canı pahasına DEAŞ'ı etkisiz hale
getiren kim? Yine Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekâtlarında,
PKK terör örgütünü temizleyen, “Akdeniz’e açılan Kürt Koridoru” planını bitiren
kim? Türk Ordusu. Biz, ABD’nin silahlandırdığı PKK – YPG’ye karşı askeri
gücümüzü kullanıyoruz. Aynı zamanda Suriye’nin ve Irak’ın toprak bütünlüğüne
hizmet ediyoruz. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Dışişleri Bakanımız
Çavuşoğlu’na diyor ki “Suriye devletiyle ilgili olumlu gelişmelerden dolayı
kendisine teşekkür ederiz.” Irak hükümetiyle de son dönemde yaptığımız
anlaşmalarla, PKK terörüne karşı ortak eylemlerimizi ve irademizi güçlendirdik.
Daha önce ABD ve İsrail’in “İkinci İsrail planını” komşularımızla birlikte
bozduk. Bu nedenlerle bölge ülkeleri, Türkiye’nin haklı mücadelesinin yanında.”
TÜRKİYE’NİN
BÖLGEDEKİ İNİSİYATİFLERİ HEDEFTE
Perinçek,
Türkiye’nin bölge ülkelerine yardımının, Atlantik sisteminde yarattığı
rahatsızlığın nedenini şöyle vurguladı: “Libya’da terörün bitirilmesi ve toprak
bütünlüğünün sağlanması için BM’nin tanıdığı meşru hükümete destek veriyoruz.
Libya hükümeti bizi oraya davet etti. Ayrıca uluslararası hukuka uygun olarak
Libya hükümeti ile Doğu Akdeniz’de deniz sınırlarını yetkilendirme anlaşmasını
uyguluyoruz. ABD ve Fransa’nın üzerine bombalar yağdırdığı Libya’dan
bahsediyoruz. Katar’ı da yok etmek istediler. Türk Ordusu ise gidip orda üs
kurdu. Katar’ı, ABD ve İsrail güdümlü Körfez şehitliklerinin tehditlerine karşı
korudu. Yine son olarak Azerbaycan’ın Karabağ’da işgal edilen topraklarını
kurtarması için kardeş ülkemizle birlikte olduk. Yıllardır devam eden işgali
bitirdik. Bunlar mı yayılmacılık! Ama ABD’nin Kafkaslar’da ayağını basacağı
alan neredeyse kalmadığı için, Türkiye’yi bundan sorumlu tutması normal.”
ABD’YLE DOĞU
AKDENİZ MİNDERİNDE HESAPLAŞMA
Perinçek,
ABD’ye verilmesi gereken yanıtın ne olduğu konusunda şu görüşleri paylaştı:
“Türkiye, ABD’nin yönelttiği bu tehditlere Doğu Akdeniz’den yanıt verebilir.
Çünkü bizim bugün ABD ile güreştiğimiz minder Doğu Akdeniz minderi. Orada
güçlerimiz karşı karşıya. Görüldüğü gibi, Yunan kaptanı olan Alman fırkayetni
silahlı olarak gemimizi basıyor. ABD’nin önderliğinde Atlantik cephesi bize
namlusunu doğrultuyor. Bunun karşısında güç dengesini sağlamamız için Rusya’yla
stratejik işbirliğimiz belirleyicidir.”
ABHAZYA’NIN
KKTC’Yİ TANIMAYI KABUL ETMESİNİN ÖNEMİ
“KKTC’nin
tanınması çalışmaları en kritik konuların başında geliyor.” diyen Perinçek
konuşmasına şöyle devam etti: “Buradan
çok pratik bir yanıt öneriyorum. Abhazya Millet Meclisi, KKTC’ni ziyaret etmek
istiyor. Daha önce açıklamıştık. Abhazya Millet Meclisi ile Vatan Partisi
olarak ortak bir bildiri imzaladık. Ben Abhazya Cumhurbaşkanı ile görüştüm ve
ortak bildiriyi dünyaya ilan ettik. O bildiride Abhazya KKTC’yi tanıyacağını
bildiriyor. Başka bir ifadeyle bütün bölge ülkelerinin KKTC ve Abhazya’yı
tanıması belirtiliyor. Abhazya’nın Rusya ile yakın ilişkilerini herkes biliyor.
Böylece Rusya’nın da KKTC’yi tanıma kapısı açıldı.”
“ALTILI PLATFORM” İÇİN KKTC VE ABHAZYA ÖNERİSİ
Perinçek,
“Altılı Platform” hakkında KKTC’yi ilgilendiren şu öneriyi yaptı: “Burada
atılması gereken adımlardan biri, Cumhurbaşkanımızın açıkladığı ‘Altılı
Platforma’, Abhazya ve KKTC’yi almaktır. ABD’ye çok etkili bir “haydut devlet
yanıtı” olur. Gürcistan’ı Altılı Platforma öneriyoruz; güzel ama, Gürcistan’ın
Doğu Akdeniz’de bir varlığı yok. Kafkasya’daki işbirliği planlamasını, yakıcı
tehdidin geldiği yere Doğu Akdeniz’e göre yapmalıyız. Gürcistan’ın Doğu
Akdeniz’de kaç tane zırhlısı var? Kaç tane denizaltısı var? Kayığı bile yok.
Rusya’nınsa denizaltıları, kruvazörleri, fırkateynleri, uçakları var. Türkiye,
Rusya, Çin ve İran’ın Doğu Akdeniz’de askeri tatbikat yapması da Atlantik’e
verilecek ikinci yanıt olur.”
DENKTAŞ VE PERİNÇEK’İN HAZIRLADIĞI PLAN
Daha
önce de Kıbrıs sorununun çözümü noktasında, yaptıkları üst düzey girişimleri
anlatan Perinçek, şöyle konuştu: “KKTC Kurucu Cumhurbaşkanımız Sayın Rauf
Denktaş’la bu konuyu 2008 öncesinde görüştük. Ruslar geldiler, Vatan Partisi’ne
dediler ki: “Güney Kıbrıs, Avrupa Birliği’ne girdi. Orda bizim 50 milyar dolar
Rus mevduatı var. Biz artık onlara güvenemiyoruz, çünkü ABD paralarımızı bloke
bile edebilir. Bunları KKTC’ye taşılayım.’ Cumhurbaşkanımız Denktaş’la bu
planın çalışmalarına başladık. Sayın Denktaş, bana ‘Bu Kıbrıs’ın kurtuluşudur,
sorunun çözümüdür’ dedi. Plan kapsamında Sayın Denktaş, Moskova’ya davet
edilecek; kendisine bir devlet başkanı protokolü uygulanacaktı. Ondan sonra da
Kuzey Kıbrıs’ı tanıma süreci başlayacaktı. Buraya gelen Rus heyeti, Sayın
Zaytsev, Sayın Çernişev ve Sayın Dugin’i
ikna ettik. Moskova’dan da aldıkları onay üzerine, Dr. Mehmet Perinçek ve
Dugin, KKTC’ye gitti. Rusya’nın temsilcisi de Cumhurbaşkanımız Denktaş’ı
Lefkoşa’ da ziyaret etti. Tabii Rum basını bu gelişmeler üzerine perişan hale
geldi. Feryatlar yükseldi.”
GLADYONUN
DEVREYE GİRMESİ
Perinçek,
söz konusu planın neden hayata geçirilemediğini şöyle açıkladı: “Diğer yandan
da KKTC’nin başında Atlantik yanlısı Mehmet Ali Talat ve ekibi vardı.
Türkiye’de de BOP süreci etkindi. Diğer taraftan Moskova metrosunda bomlar patladı.
Denktaş’ın özel elçisi Sayın Hüseyin Macit Yusuf’a karşı bir takım şiddet
eylemleri oldu. Devamında da FETÖ’nün Ergenekon kumpaslarının düğmesine basıldı
ve biz içeri atıldık. Süreç bu şekilde akamete uğratıldı. Ama şimdi bu planı
gerçekleştireceğimiz koşullar oluştu.”
KKTC’Yİ TANITMA
KOMİTESİ
KKTC’nin
tanınması için uygun bir konjonktürün olduğunun altını çizen Perinçek şunları
söyledi: “Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’de seçimi kazandı ve oradaki
Amerikancılar mahvoldu. Rus gazeteleri, Cumhurbaşkanımız Tatar’ la söyleşi
yapıyor. Abhazya Millet Meclisi’nin Başkanı, KKTC’yi ziyaret etmek için
girişimlerde bulundu. Bununla birlikte, şimdi Karadeniz-Akdeniz Dostluk ve
Barış Komitesi’ni kurduk. Bu komitenin gündemi, KKTC’nin tanınmasını sağlamak.
Bunun için kapsamlı planlamalar yapıyoruz. Sayın Dugin de bu komitenin içinde
yer almayı kabul etti. Yine diplomatlık yapmış önemli isimler, emekli general
ve amirallerimiz ve akademisyenlerimiz bu komitede görev almaya başladılar.
KKTC’yi bölge ülkelerine tanıtacağız. Bu süreç başlamıştır.”