İstiklâl şairimizin “Kim
bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?” diye tarif ettiği; ekonomik,
coğrafi, tarihi ve kültürel olarak çeşitli, bereketli ve zengin topraklarda
nefes alıp vermekteyiz.
Çok büyük tarihi hadiseler yaşayan
milletimiz içinden; millete, devlete ve de tüm insanlığa rehber olacak fikirler
sunan ve çalışmalar ortaya koyan, hizmetleriyle çağlar boyu hayırla anılacak
nice abide şahsiyetler çıkarmıştır.
Geçtiğimiz asrın en mühim isimlerinden
birisi de şüphesiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan’dır.
Bu anlamda Saadet Partisi Sakarya İl
Gençlik Kolları olarak bizler de “Erbakan Haftası” vesilesiyle bu milletin bağrından çıkmış;
bilim, fikir, siyaset, devlet ve en önemlisi dava adamı 54. Hükümetin Başbakanı
Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızı anmak ve anlamak için çalışmalarda
bulunuyoruz.
Eğitim, akademi, teşkilat ve siyaset
hayatında; zekâsı, ilmi ve teknik yönü, nezaketi, çalışkanlığı, disiplini,
kararlılığı, devlet adamlığı, teşkilatçılığı ile herkesin ilgisini ve takdirini
kazanmış Erbakan Hocamız; tüm bu yönleriyle büyük milletlerin ve büyük
devletlerin ihtiyacı olan bir liderdir.
Merhum Erbakan, iletişime açık yönü ile
en olunmaz kişi ve kurumları bir araya getirebilmeyi ve olunmaz denilen işleri
başarmış birisidir.
Siyasette kurduğu ittifaklar,
gerçekleştirdiği kalkınma hamleleri, verdiği destansı zamlar, gerçekleştirdiği
Kıbrıs Barış Harekâtı, dış politikada yaptığı atılımlar ile aziz milletimizin
gönlüne girmiştir.
Bu anlamda rahmetli Hocamız; her
kesimin ve herkesin hayatına dokunmuş ve ardından kimsenin görmezden
gelemediği, yenişemediği, kıskandığı, imrendiği ve hayırla andığı ender
insanlardandır.
Niçin
bu motorları biz üretmiyoruz, niçin şeftali üretiminin ötesine geçemiyoruz,
Anadolu sermayesi niçin engelleniyordiyerek siyasete atılan Erbakan Hocamız, meselelerin daha da küresel olduğunu
fark edince Millî Görüş adını verdiği hareketini başlatmıştır.
Millî Görüş hareketi ile üretim
ekonomisi, faizsiz bir ekonomi, paylaşımda ve hukukta adalet ve nihayet adil
bir dünya fikirlerini ortaya atmış ve tüm mücadelesiyle takdire şayan hizmetler
ortaya koymuştur.
Üretelim, kendi imkânlarımızla
kalkınalım, ellere avuç açmayalım, İslâm dünyasından uzaklaşmayalım, aksine
onlarla beraber hareket edelim ve aramıza ırkçılık, mezhepçilik gibi virüsleri
almayalım, ırkçı emperyalizmin oyunlarına kanmayalım diye bir ömür geçirdi.
Necmettin Erbakan, 20 senesi siyasi yasaklı olarak 42 yıl siyaset yaptı.
Hiçbir zaman da tek başına iktidara gelmedi. Kısacık koalisyon dönemlerinde
işçiye, memura ve emekliye akıl almaz zamlar yaptı. Ayakkabı, şeker, tütün, un,
motor fabrikaları olmak üzere yatırım hamleleri başlattı.
Erbakan Hocamız fikir ve çalışmaları
çeşitli çıkar gruplarının oyununu bozunca her türlü engellemelerle karşılaşmış
ancak meşru mücadelesinden asla vazgeçmemiştir.
Şayet Merhum Erbakan Hocamız 20 yıl boyunca
iktidarda olsaydı, Ortadoğu kan gölüne dönmez, ülkemizde başka milletlerin
sığınmacıları olmazdı. Vatandaşlarımız enflasyon, hayat pahalılığı, işsizlik ve
bunalıma maruz kalmaz, intihar vakaları ile karşı karşıya kalmazdı.
Erbakan Hocamızın kendisi ve fikirleri
iktidarda olsaydı, güzel ülkemiz yerli işbirlikçiler vasıtasıyla büyük
emperyalist devletlerin pazarı, uydusu ve tampon bölgesi haline getirilmiş
olmaz aksine ülkemiz madden ve manen kalkınmış, lider ülke olmuş olurdu.
Şayet Erbakan Hocamız iktidarda olsaydı,
Rusya ve ABD arasına sıkışmış dış politikamızla emperyalist devletlerin
oyuncağı, Amerika’nın ileri karakolu olmazdık.
Şayet Erbakan Hocamız iktidarda olsaydı,
D-8 oluşumu vesilesiyle bugün Irak, Afganistan, Suriye kan gölüne dönmez,
milyonlarca insan vatanlarından göç etmek zorunda olmazdı. Arap Baharı
uydurmasıyla Müslüman ülkelerde karmaşalar yaşanmazdı.
Hayat pahalılığından tenceresini
kaynatamayan Emine abla,
Elektrik faturasını ödeyemeyen emeklimiz
Mustafa Dayı,
Yurtdışında kuryelik hayali kuran
mühendislik fakültesi mezunu Kerem,
Eğitim fakültesi mezunu Defne,
İstihdam beklerken baba evinde kocayan
üniversite mezunu Murat,
Evlere temizliğe gitmek zorunda
bırakılan Elif abla,
Hacizli bağı, bostanı ve traktörüyle
üretim yapmaya çalışan çiftçimiz Hasan Amca,
Siftahsız kepenk kapatan esnafımız Ali
Abi,
İthal mallarla ihracat yapmaya çalışan
sanayicimiz Ahmet Usta;
Kısacası işçi, emekli, memur, esnaf
başta olmak üzere tüm insanımız Necmettin Erbakan Hocamızı hayırla ve rahmetle
anmaktadır, daha da ötesi özlemle aramaktadır. Bundan daha büyük servet yoktur.
Keşke
Erbakan Hoca koalisyonla değil de tek başına iktidara gelseydi,
Keşke
Erbakan 11 ay değil de 11 yıl iktidarda kalsaydı demektedir.
Son yirmi beş yılda yaşananlara baktığımız zaman anlamış
olduk ki Erbakan Hocamızın gösterdiği yoldan başka bir çıkış yolu yoktur.
Bundan dolayıdır ki ekonomik büyüme
isteyen, tüm kesimleriyle kucaklaşmış bir ülke isteyen, nitelikli bir eğitim
isteyen, hizmetkâr bir devlet, adil bir yaşam ve adil bir dünya isteyen
vatandaşlarımızı Saadet Partisi saflarında mücadeleye çağırıyoruz.
Güçlerin ayrıldığı, hukukun üstün
tutulduğu, nitelikli bir eğitim sisteminin inşa edildiği, denk bütçenin
yapıldığı borçsuz ve enflasyonsuz bir ekonominin sağlandığı; tarımın, ormanın,
denizin milli güvenlik derecesinde önemsendiği; özgür ve bağımsız medyanın
olduğu; tarihi, kültürel mirasların betondan, çerçöpten ve kem gözlerden
korunduğu bir Türkiye hayal ediyoruz.
Ezcümle Saadet Partisi Gençlik Kolları olarak ülkemizde, bölgemizde ve
tüm dünyada ezen bir düzen, ezilen bir insan istemiyoruz.
Kimsenin ırkından, dilinden, dininden,
inancından, cinsiyetinden, ten renginden dolayı ayrımcılığa maruz kalmadığı;
herkesin birlikte, özgür bir şekilde yaşadığı, adil, müreffeh bir ülke ve dünya
kurulmalıdır diyoruz.
Kısacası adil bir düzen isteğimizden ve
gayretimizden vazgeçmiş değiliz. Çünkü Erbakan Hocamızın yaktığı Adil Düzen
meşalesi gönlümüze ateş olarak düşmüştür. Hedef olarak verdiği “Hak ve Adalete
Dayalı Yeni Bir Dünya” ideali varmak istediğimiz menzilimiz olmuştur.
Saadet Partisi Sakarya İl Gençlik
Kolları olarak, Yaşanılabilir Bir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir
Dünya kuruluncaya kadar çalışacağız.