Diyetisyen
Emre Uzun, günümüz bireyinin gündeminde sıklıkla yer alan rahatsızlık ve hastalıkları
önlemek ya da tedaviyi desteklemek amacıyla kullanılabilecek bitkileri, hangi
miktarda kullanılmaları gerektiğiniKanserBrokoli: Selenyum, potasyum, kükürt
ve diyet lifi yönünden zengindir. Kansere neden olan hücrelere etki ederek
ortadan kalkmasında etkilidir. İdrar yolları, kalın bağırsak ve meme kanserine
karşı koruyucudur. Çiğ olarak veya buharda pişirilerek tüketilmelidir.Çörek otu: Çok zengin bir vitamin ve
mineral kaynağıdır. A, C, B1, B2 ve B6 vitaminleri ile selenyum, çinko,
magnezyum minerallerini içeren çörek otundaki en önemli bileşim ise thymol
türevi thymoquinon'dur. Thymoquinon akciğer, baş-boyun, kalınbağırsak,
karaciğer, karın zarı, lösemi, lenfoma, meme, pankreas, prostat ve yumuşak doku
kanserlerine faydalıdır. Günlük bir tatlı kaşığı tüketilebilir. Gebelikte
kullanımı önerilmez.Nar: İçerdiği bol miktardaki C
vitamini, polyphenol, demir ve potasyumla bağışıklık sistemini güçlendirir.
Ayrıca kolesterolü ve kan şekerini dengeleyici, kanser hücrelerinin gelişmesini
engelleyici özelliğe sahiptir. Özellikte prostat kanserinde etkilidir. Yapılan
çalışmalarda kanser hücrelerinin çoğalma hızını yavaşlattığı görülmüştür.Kalp ve damar sağlığıSoğan: Kanı temizleme özelliği ile
damar sertliğine yol açan kötü kolesterolü düşürür, iyi huylu kolesterolü
yükseltir. Doğal antibiyotik olmasının yanı sıra potasyum minerali ile B ve C
vitaminleri içerir. Şeker hastaları ve gebeler doktor kontrolünde tüketmelidir.Keten tohumu: C, E ve K vitaminlerinin
yanı sıra kalsiyum, bakır, demir mineralleri açısından da zengindir. Omega-3
Yağ Asidi içeriği yüksektir. Antioksidan özelliktedir ve kolesterolü dengeler.
Aynı zamanda kan şekerini de dengeleyerek kalp-damar sağlığını korur. Düzenli
olarak tüketimi kötü kolesterolü düşürürken iyi kolesterolü yükseltebilir.
Salataya veya yoğurda 1 yemek kaşığı katılarak tüketilebilir.Aspir: Antibakteriyel ve
antioksidan özelliğe sahiptir. Kanı düzenler, pıhtılaşmasını sağlar. Pıhtılaşma
problemi yaşayan, kan sulandırıcı ilaç alan bireylerin kullanması önerilmez. 1 gram
aspir çiçeği bir bardak kaynar suda demlenerek tüketilebilir.AlzheimerTarçın: Kokusunun hafızayı
kuvvetlendirici etkisi vardır. Sütlü tatlılara, salatalara eklenerek veya çay
şeklinde tüketilebilir. Çay şeklinde içilecekse günde 1 fincan, toz halinde
kullanılacaksa yarım çay kaşığı tüketmelidir. Günlük olarak bu miktardan fazla
tüketilirse kabızlığa, kan şekerinin düşmesine neden olabilir.Zerdeçal: Hastalığın ilerlemesini
önlediği gibi hastalığın önlenmesinde de rol oynar. Yemeklere veya süte katılarak
tüketilebilir. Kan sulandırıcı ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.Badem: Zengin E vitamini içeriği
ile günlük 5-6 adet tüketilirse hastalığın ilerlemesini etki yapar. Günlük
tüketimi bir avucu geçmemelidir. Önerilen miktardan fazla tüketim kilo artışına,
bazı ilaçlarla etkileşime girerek alerjiye, artan lifin sindirilememesi sonucu
kabızlığa yol açabilir.DiyabetTarçın: Lif bakımından zengin
olması nedeniyle sindirimi kolaylaştırır, kan şekerini dengeler. Günlük yarım
çay kaşığı baharat olarak veya 1 çubuk tarçınla demlenmiş bir fincan çay
şeklinde tüketimi uygundur.Badem: Yüksek lif ve zengin
doymamış yağ içeriğinin yanında düşük karbonhidrata sahip olması nedeniyle de
düşük glisemik endekse sahiptir. Kan şekeri yükselmelerini önlemeye ve uzun süreli
tokluk sağlamaya yardımcı olur. Kahvaltıda 5 adet zeytin yerine 6 adet badem
tercih edilebilir veya ara öğünlerde süt ürünleri veya meyveyle tüketilebilir.Pırasa: Yüksek besin lifli, A, C, K
ve B6 vitamini yönünden zengin bir sebzedir. Yapılan çalışmalarda pankreastan
insülin salınımını uyararak kan şekerini ve yüksek kolesterolü düşürdüğü
gözlenmiştir. Buharda kısa sürede pişirilirse besin kayıpları önlenir ve daha
sağlıklı bir tüketim yolu elde edilir.Bağışıklık zayıflığıSarımsak: Doğal bir antibiyotiktir.
Kalp ve bağışıklık sistemini güçlendirir, bağışıklık sistemi hücrelerini
artırır. Günlük 2 diş sarımsak kullanımı yeterlidir. Tansiyon hastaları
kontrollü tüketmelidir.Zencefil: İltihaba, kan
pıhtılaşmasına, kolesterole ve kalp hastalıklarına olumlu etkide bulunur.
Antibakteriyel ve antioksidan özelliğe sahiptir. Çay şeklinde veya yemeklerde
baharat olarak kullanılabilir. Günlük 4 gramdan fazla kullanılmamalıdır. Fazla
tüketimi mide ekşimelerine, ritim bozukluklarına yol açabilir.Kivi: Yüksek C vitamini
içeriğiyle yaz kış tüketilebilecek, bağışıklık güçlendirici bir meyvedir. 1
adet kivi günlük C vitamini ihtiyacının karşılanmasında fayda sağlar. Önerilen
miktardan fazla tüketmek, cilt sorunlarına, ishale ve bulantıya sebep olabilir.KolesterolCeviz: Kanda zararlı kolesterolün
birikmesini önler, yüksek kolesterolü düşürür ve damar tıkanıklığını engeller.
Günde 2 adet ceviz yemek, yorgunluk ve bitkinlikte de etkilidir.Badem: Düzenli tüketimi, iyi ve
kötü kolesterol seviyelerini dengelemeye yardımcı olur. Bu özelliğiyle
kolesterolün dengesizliği sonucunda oluşabilecek sorunlara karşı önlem
alınmasında önemli bir yeri vardır. Günlük diyette ara öğün olarak 5-6 adet
tüketilebilir.Keten tohumu: Günde 50 gram kadar
tüketildiğinde yüksek kolesterol problemi yaşayan bir yetişkinin kolesterolünü
yaklaşık yüzde 14 azalttığı tespit edilmiştir. Sindirim sorunlarına da yardımcı
olur. Yoğurda katılarak tüketilebilir.UykusuzlukPapatya çayı: Hazmı kolaylaştırıcı, ağrı
kesici ve antiseptik özelliklere sahiptir. Hafif dereceli uyku sorunlarında
yardımcı olur. Gebeler ve emziklilerde kullanımı önerilmez.Çarkıfelek çayı: Sakinleştirici ve ağrı kesici etkisi ile uykusuzluk problemine
iyi gelir. İçeriğindeki harmin maddesi mutluluk sağlayarak uykuya dalma
zorluğunu engeller. Alkollü içeceklerle birlikte alınması önerilmez.Yulaf ezmesi: İçeriğinde bol miktarda
bulunan vitamin ve minerallerle sinir sistemine etki ederek rahatlatır ve
stresten kaynaklanan olumsuz düşünceleri engeller. Sinir sistemini gevşeterek
rahat bir uykuya yardımcı olur. Gece yatmadan 2 saat önce bir fincan yulafa süt
veya yoğurt eklenerek tüketilebilir.İştahsızlıkAcı Yeşillikler (karalahana, roka): Sindirim enzimlerini uyararak sindirim sisteminin harekete
geçmesine, hızlı çalışmasına ve iştahın artmasına olumlu etkide bulunur.Kişniş: Kalsiyum, demir, magnezyum,
sodyum gibi birçok mineral içerir. Yaprakları ve tohumları midenin
güçlenmesine, sindirimin kolaylaşmasına ve iştahın açılmasına katkı sağlar.
Diyabetliler için gebelik ve emzirme döneminde kullanımı önerilmez. Günlük
ortalama 3 gram tüketilmelidir.Nane: Ağız tadını yenileyip
iştahı canlandırır. Çay olarak tüketmek daha etkilidir. Mide problemi olan
bireyler nane tüketiminde dikkatli olmalıdır.Anne sütü ve yetersizliğiRezene: Anne sütü için gerekli olan
östrojen ve prolaktin üretimini teşvik eder, süt salınımını artırır. Günde 2
çay kaşığı kadar demlenerek 2 fincan tüketimi uygundur. Önerilenden fazla
tüketimi iştah artışına, dolayısıyla kilo alınmasına neden olabilir.Kimyon: Anneyi güçlendirerek süt
yapımına katkıda bulunur ve demir içeriği sayesinde bu ihtiyacın giderilmesini
de sağlar. Çay veya baharat olarak kullanılabilir.Çörek otu: Anne sütünü artırıcı
özelliğe sahip olmasının yanı sıra kalsiyum ve bakır kaynağıdır. Yemeklerde
veya çekilmiş olarak bala katılıp tüketilebilir.Boğaz enfeksiyonuAdaçayı: Antimikrobiyal özelliğiyle
boğazdaki iltihaplanmayı azaltır. Baharat olarak veya çay şeklinde
tüketilebilir. Günlük 1-2 fincanı geçmemekte yarar vardır. Gebeler ve
emziklilerde tüketimi önerilmez.Okaliptüs çayı: Soğuk algınlığı, grip, nezle, bronşit gibi sorunlarda
yatıştırıcı etkiye sahiptir. Emziklilerde ve gebelerde kullanımı önerilmez.
Ayrıca astım veya böbrek hastaları doktor kontrolünde tüketmelidir. Fazla
tüketimi mide bulantısı ve kusmaya neden olacağı için günde 2 fincandan fazlası
önerilmez.Kekik: Mineral yönünden zengin,
antioksidan bir bitkidir. Boğaz enfeksiyonu ve soğuk algınlığına iyi gelmesinin
yanında stres, gaz, şişkinlik ve baş ağrısı gibi sorunlara da çözüm sağlar.
Kaynamış suya katılarak on dakika demlenerek tüketilebilir.ŞişmanlıkMate çayı: Ödem atımını sağlar ve
kabızlığı giderir. C, B-1, B-6 ve niasin gibi vitaminler bakımından zengindir,
kalsiyum, demir, potasyum ve magnezyum gibi önemli mineralleri de içerir. Günde
2 fincandan fazla tüketilmemelidir. Aşırı tüketimi uykusuzluğa neden olabilir.
Gebeler ve emziklilerde önerilmez.Kuşburnu: C vitamini bakımından
zengin olmasının yanı sıra içeriğinde bulundurduğu flavonlar, vitamin ve
minerallerle de değerli bir besin kaynağıdır. Vücuttaki yağ oranını düşürücü ve
kan şekerini dengeleyici etkiye sahiptir. Günde 2-3 fincan tüketimi uygundur.Kırmızı biber: Genel sağlığa ve sindirim
problemlerine yardımcı olur; bağırsakların temizlenmesini sağlar. Yağ yakıcı
etkisi ile şişmanlık sorununda da faydalıdır.KabızlıkBamya: Sindirim sistemi için çok
faydalı olan yüksek oranda lif içerir. Bamyadaki liflerin yardımıyla bağırsak
hareketleri artar ve kilo vermekten kolon kanseri riskini azaltmaya kadar pek
çok fayda sağlar. Taze olarak tüketilmesine özen gösterilmelidir.Kuru kayısı: Selüloz içeriği ile
sindirim sisteminin rahat çalışmasını sağlar. Pektin içeriği ile su dengesinin
sağlanmasına yardım eder. Günlük olarak 1 porsiyon meyve yerine tüketilecek 4
adet kuru kayısı kabızlık problemi için fayda sağlayacaktır.Trabzon Hurması: Lif bakımından zengin bir meyvedir ve mide ve bağırsak
sorunlarının çözümüne yardımcı olur. Ayrıca bol miktarda B ve C vitamini
içerir.İshalMuz: Zengin miktarda kalori,
protein, sodyum, potasyum, magnezyum, A, E, K ve C vitaminleri içerir. İshal
sırasında kaybedilen minerallerin alınmasında faydalı olduğu için ishal
tedavisinde muz tüketmek iyileşme sürecini hızlandırır.Havuç: Haşlanıp ezilerek püre
halinde tüketildiğinde ishal tedavisinde çözüm sağlar. Bu yolla daha fazla
pektinden faydalanılır. İshalle kaybedilen mineral ve vitaminlerin yerine
konulmasında da etkilidir
SAĞLIK
24 Şubat 2017 - 11:23
Hangi hastalığa hangi bitki iyi gelir
rnHangi bitki hangi rahatsızlığa iyi gelir? Hangi şekilde, ne miktarda ve kimler tarafından kullanılmalı? İşte detaylar...
SAĞLIK
24 Şubat 2017 - 11:23