Sakarya
Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ
Konuşmaları’nın 29’uncu konuşmacısı ‘Nanoteknoloji ve Gelecek’ başlıklı
söyleşiyle Bartın Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Zahmakıran
oldu. Moderatörlüğünü SUBÜ Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa
Can’ın üstlendiği söyleşide; Zahmakıran’ın Japonya, Fransa ve Amerika Birleşik
Devletleri’ne ulaşan eğitim ve araştırma süreci, nanoteknolojinin önemi ve
ilerleyen yıllarda insan hayatında oynayabileceği roller gibi konular ele
alındı. Zahmakıran ayrıca öğrencilere yönelik tavsiyelerde bulundu.
Henüz yolun
başındayız
Nanoteknolojinin
tarımdan ilaç sanayine, savunma sanayinden kimya endüstrisine kadar çok geniş
bir alanda kullanıldığını kaydeden Bartın Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.
Dr. Mehmet Zahmakıran, “Nanoteknoloji daha önce girilmemiş bir deryanın kapısı.
Biz kimyacılar metallerin temel fiziksel ve kimyasal özelliklerini biliriz. Ama
aynı metalleri nanometre boyutuna indirgediğimiz zaman bildiğimiz bütün
fiziksel ve kimyasal özellikler kayboluyor. Yeni bir kimyasal ve fiziksel
özellik kazanıyor. Örneğin sarı renkteki altın nano boyutta kırmızı renge
bürünüyor, elektrik iletkenliği ve kırılganlığı daha farklı oluyor. Böylesi
durumlar alanı daha çekici kılıyor. Her gün yeni gelişmeler yaşanıyor. Ancak
daha yolun çok başındayız. Bu kadar farklı bilim dalını bir araya getiren en
ciddi teknolojilerden birisi nanoteknoloji” diye konuştu.
Bizi
cesaretlendiren adımlar var
Şu
an için Türkiye’de nanoteknoloji çalışmalarını kısıtlayabilecek en önemli
engelin kur olduğunu söyleyen Zahmakıran, “Bunun dışında aletsel ve malzeme
bazında baktığımız zaman fiyatlar çok yüksek. Üniversitelerimizin bazı
laboratuvarları var. Araştırmacılar buralardan hizmet satın alabiliyorlar. Ancak
hızlı bir gelişme var. Mesela artık taramalı optik görüntüleme cihazlarını
üretebilecek duruma geldik. Kendini geliştirmeye çok açık bir alan. Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı’nın bir destek programında bir şirkete gitmiştim. Şirket
kendi CVD ALD Sistemlerinin üretimine başlamıştı. Bunlar bizi ileriye yönelik olarak
cesaretlendiren adımlar. Savunma Sanayi Başkanlığı’nın da nanoteknoloji
alanındaki çalışmaları takdire şayan. Şu anda orada birden fazla tarama ekibi
ve alanında kendini iyi yetiştirmiş genç arkadaşlarımız var. Ben Savunma Sanayi
Başkanlığı’nın şu ana kadar yaptıklarının ileride yapacaklarının çeyreği kadar
bile olmadığını düşünüyorum. Daha büyük beklentilerim var."
Ülkemizi
bizler ileriye taşıyacağız
Yurt
dışında eğitim aldıktan sonra o heyecanla, motivasyonla ve gençliğin verdiği
enerjiyle Türkiye’ye dönmek gerektiğini belirten Zahmakıran, “Şu anda
gençlerimizde yurt dışında yaşama yönünde bir eğilim var. Ülkemizde eğitim
sistemi özellikle üniversite anlamında gerçekten iyi durumda. İlk 50
üniversitemizden mezun öğrencilerin kolaylıkla Avrupa’da istediği üniversitede
zorlanmadan lisansüstü eğitim alacağına gönülden inanıyorum. Ben Boston’dan
uçağa binip İstanbul’a indim, oradan da başka bir uçakla Van’a geldim. Van
Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde araştırma amacıyla laboratuvara girdiğimde orada
köy yerlerinde yumurta yapılan bakraçlar üzerinde kimyasal tepkime yapıldığını
gördüm. Çünkü imkân yoktu. Bir hafta önce dünyanın en iyi üniversitelerinden
birinde istediğinizi elde edebileceğiniz bir laboratuvardan kısıtlı imkânları
olan bir laboratuvara geliyorsunuz. Oturup ağlamak yerine bir şeyleri
değiştirmek için çaba göstermek gerekiyor. Bunu biz yapacağız” ifadelerini
kullandı.