Adapazarı Kültür Sanat
Adapazarı
Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü tarafından düzenlenen Şubat ayı kültür sanat
etkinlikleri kapsamında Yazar Alim Kahraman’ın katılımlarıyla İl Halk
Kütüphanesi Konferans Salonu’nda “Bir
İstanbul Beyefendisi Prof. Dr. Orhan Okay” isimli söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşiyi
Sakarya Eski Vali Yardımcısı Orhan Alimoğlu, SAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Yılmaz Daşçıoğlu, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hüseyin Yorulmaz, Yazar
Necati Mert, Adapazarı Belediyesi AK Partili Meclis Üyeleri Nilgün Akman ve Halit
Metin Müftüoğlu ile CHP’li Meclis Üyesi Haluk Akbay, Kültür İşleri Müdürü Hazan
Kadir Kardaş, birim müdürleri, muhtarlar ile çok sayıda davetli dinledi.
SAÜ Türk Dili ve Edebiyatı Kurucusu
“Bu
şehrin tarihine tanıklık edip iz bırakmış bir yazardan bahsedeceğim.” diyerek
konuşmaya başlayan yazar Alim Kahraman, “Sakarya Üniversitesi Türk Dili
bölümünün kuruluşunu Orhan Okay bizzat kendisi yaptı. Türk Dili ve Edebiyatı
Ansiklopedisi’nin ilim heyetinde hoca ile beraber çalışma şerefine erdim.
Hocamızın bilinmeyen taraflarından birisi de iyi bir Arapçasının olduğudur.
Hocamızın Arapçası aynı zamanda sağlam ve köklü bilgilere dayandığını Arapça
ciltlerin tercümesini yaptığında gördüm. Orhan Okay hocamla aynı üniversitede,
aynı kurumdaki ansiklopedi çalışmalarında ve dergicilikte meslektaş olarak
bulundum. Hocamız kendisini tanımlarken
ben Nurettin Topçu’nun öğrencisiyim derdi. Hocanın kişiliğinin oluşmasında
Nurettin Topçu’nun ideal ve düşünce alanında, Mehmet Kaplan İlim alanında
hocaya rehberlik yapmışlardır. Manevi terbiyeyi o dönemde İstanbul’da çok
bilinen bir şahsiyet olan Abdülaziz Beki Hazretlerinden almıştır.” diye
aktardı.
Sadece Profesör Değildi Sanat Sezgisi
Açıktı
Prof.
Dr. Orhan Okay’ın ilim tarafının, ideal ve düşünce tarafının ve mana tarafının
var olduğunun, bunun ötesinde İstanbul gibi şehirde Balat semtinde yetişmişliğinden
bahseden yazar Kahraman, “Balat, eski Osmanlı mozaiğini en iyi temsil eden
semtlerden biridir. Yahudisi, Ermenisi vardır, farklı insanlar ve inançlar
olmasına rağmen bir arada komşuluk içinde geçinmeleri eski bir geçmişe
götürüyor. Hocanın hoşgörü tarafını buraya da bağlamak mümkündür.” dedi. Orhan
Okay’ın kitaplarında kültürün İstanbul’un sokaklardan aktığını, hocanın iyi bir
eğitici olduğunu, öğreticiliğinin ise Türkiye çapında birçok yabancı dili iyi
düzeyde bilen hem eğitici hem de öğretici bir yazar olduğunu aktaran Kahraman,
“Hocanın bir sanatkâr tarafı da vardı. Ben o yıllar hikâye yazıyordum. Hikâyeyi
yazmadan heyecandan hemen hocamızla buluşur anlatırdım. Hocamızda sadece
edebiyat profesörü değil sanatkâr sezgisi de vardı. Bir hikâyenizi, bir
şiirinizi paylaşabilirdiniz size çok güzel şeyler söylerdi. Biz hocamızı
eğitici ve öğretici yönüyle anıyorduk ama onlar kadar hocamızın yazarlığı da
önemliydi. Hocamızın Menekşeli Vadi diye bir yazısı vardır harika bir hikâyedir.”
dedi.
Biz Bir Tarihe Tanıklık Ettik
Orhan
Okay’ın İstanbul Balat’ta doğduğunu aktaran yazar Kahraman, “Hocamız 22 yıl Balat’ta
yaşamış sonra 25 yaşlarında öğretmen olarak Anadolu’ya atanmış ve ömrünün 39
yılını Anadolu da geçirmiş. Anadoluculuk akımını bir İstanbul evladı olarak bir
fiil gerçekleştirmiştir. Biz bir tarihe
tanıklık ettik, hayat dolu bir insandı. Yani siz onunla yaşarken öyle bir teori
adamı değil hayatın içinden bir adamla yaşadığınızı hisseder size de bunu
yansıtırdı. Hocam vefakâr ve yol arkadaşını asla yarı yolda bırakmayan bir
insandı.” dedi. Orhan Okay son günlerinde titrek bir yazıyla son imzayı kendisin
aldığını söyleyen Alim Kahraman, Hocanın en son yazdığı Hece dergisinden Ahmet
Haşim adına olan sayısına bir konuşma yazısı tamamladığını, elindeki
yazdıklarını da sonlandırarak adeta ölümü hissettiğini, aslında bir nevi ölüme de
hazırlandığını belirtti.
Adapazarı
Belediyesi Başkanı Kültür İşleri Müdürü Hazan Kadir Kardaş, söyleşi sonunda yazar
Alim Kahraman’a teşekkür ederek günün anısına hediye takdim etti.