Sakarya
Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Turizm Fakültesi ve Sakarya Turizm
Mezunları ve Mensupları Derneği tarafından organize edilen ‘Turizmde İstihdam
ve Kariyer Günü’, düzenlenen törenle başladı. SUBÜ Turizm Fakültesi Konferans
Salonu’nda gerçekleştirilen törenin ardından birçok kamu ve özel kuruluşun
desteğiyle bölgenin en niteliklilerinden birisi olarak tamamlanan Gastronomi
Mutfağı da protokol tarafından eğitime açıldı. Son olarak Richmond Nua Wellness
Otel’in fakülteye kazandırdığı örnek kat hizmetleri odası gezildi. Etkinliklere
SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, Sapanca Kaymakamı Abdulrezzak
Canpolat, Sapanca Belediye Başkanı Özcan Özen, Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası
(SATSO) Başkanı Akgün Altuğ, SUBÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz
Türkay, SUBÜ Sapanca MYO Müdürü Prof. Dr. Burhanettin Zengin, SUBÜ Genel
Sekreteri Dr. Öğretim Üyesi Gökhan Ergen, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Genel
Sekreter Yardımcısı Ziya Cevherli, akademisyenler, kamu ve özel sektör
temsilcileri ve öğrenciler katıldı.
Turizm
pazarında bilinir hale geliyoruz
Programın
açılış konuşmasını yapan SUBÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz Türkay, “Ülkemiz
için turizm en stratejik sektörlerden birisi. Bu anlamda kaynak çeşitliliğimiz,
zengin çekiciliklerimiz ve misafirperverliğimizin önemli rol oynadığını
düşünüyorum. Cumhuriyetimizin ilk yıllarından bu yana turizmin geliştirilmesi
için ciddi adımlar atıldı. Şu anda dünya turizm liginin ilk 10’unda yer alan
önemli bir oyuncuyuz. Şehrimiz için de durum çok farklı değil. Sahip olduğu
doğal çevre unsurları, kültürel ve sosyal yapı dinamikleri ve lokasyon
avantajıyla Sakarya, turizm pazarında her geçen gün daha bilinir hale geliyor. Son
olarak Taraklı’nın Dünya Turizm Örgütü tarafından en iyi kırsal turizm
destinasyonları arasına alınması bunun bir kanıtı. İlimizde turizmi
geliştirecek kaynak çeşitliliğinin olduğunu düşünüyoruz. Şehrimizden başlamak
üzere ülkemizin kaynaklarını turizmde değer yaratacak bir tasarıma ulaştırmak
için elimizden gelen desteği vermeye çalışıyoruz. Öğrencilerimizin turizmin çok
boyutlu yapısına uygun şekilde uygulama becerisine sahip olarak yetiştirilmesini
esas alıyoruz. Sektörün de bizden beklentisi bu yönde. Bu anlamda en kritik
unsur 7+1 ve 6+2 olarak uyguladığımız eğitim modeli” diye konuştu.
Gastronomi
turizmini geliştireceğiz
Sakarya’nın
tarımsal ve endüstriyel anlamda üreten ve bu yönüyle dünya ile rekabet eden bir
şehir olduğunu kaydeden SATSO Başkanı Akgün Altuğ, “Dış ticaretimizin miktarı
15 milyar doları aştı. Üreterek büyümeye devam ediyoruz. Hizmet sektörümüz de
bu üretime ayak uyduruyor. Fakat eksik kaldığımız bazı noktalar var. Bunlardan
birisi de turizm. Şehrimizin turizm noktalarını çağa ayak uydurur ve diğer
şehirlerle rekabet eder pozisyona getirmemiz ve artı değerlerini çoğaltmamız
gerekiyor. SATSO olarak turizme ne katkımız olur diye bir düşünce
içerisindeyiz. Özellikle gastronomi turizmi son yıllarda giderek artıyor.
Şehrimiz göçlerle kurulmuş, 70’ten fazla milletin yaşadığı ve 17 dilin
konuşulduğu bir şehir. Şehrimizi oluşturan bu milletler göç ederken kıymetli
mutfak kültürlerini de beraberinde getirdiler. Biz de üniversitemizden bir
ekiple birlikte köy köy gezerek şehrimizde halen yapılan ya da unutulmaya yüz
tutmuş bütün yemekleri tarifleriyle ortaya koyarak bir kitap haline getirdik. Bu
kitabı Sakarya turizminin hizmetine sunduk. Bununla da kalmadık. SATSO
kampüsümüzde bir eğitim mutfağı kuruyoruz. Burada özellikle çalışmayan
hanımlara Sakarya mutfağının aşçılığını öğretmeyi ve anlaştığımız firmalarda
istihdam etmeyi hedefliyoruz. Sakarya turizmine bu anlamda bir katkıda
bulunmayı düşünüyoruz.”
Turizm diğer
gelişmeleri de tetikliyor
Turizmin
emek yoğun bir alan olduğunu belirten SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık,
“Üniversite olarak burada farklı bir yaklaşım gerçekleştiriyoruz. Hepinizin
malumudur ki genellikle üniversite-sanayi iş birliği konuşulur. Aslında bir o
kavramı değiştirdik ve üniversite-iş dünyası iş birliği haline getirdik. Sadece
sanayi ile ilgili olan kısımda değil; aynı zamanda şehrin tarımı, turizmi,
sporu ve sağlığı ile ilgili olan kısımlarda da varız. İnsanların turizm
amacıyla gezmeye başlaması bir ekonomiye dönüşüyor. Bu bir kalkınmaya vesile
oluyor. Daha güzel yollar, daha güzel oteller ve daha güzel imkânlar ortaya
çıkıyor. Turizm, geliştikçe başka noktaları da tetikleyen bir unsur. Ancak bir hassasiyete
sahip. Kafeye dahi gittiğinizde garson çayı masaya sert koysa oraya gitmek
istemiyorsunuz. Ancak bir yiyecek ya da içeceğin lezzeti sizi bir mekâna tekrar
götürüyor. Sektörün ihtiyaç duyduğu nitelikli insanları yetiştirmek ve sektörün
ihtiyaç duyduğu nitelikli Ar-Ge’yi gerçekleştirmek gibi bir misyona sahibiz. Artık
tezlerimiz raflarda tozlanan tezler olmak yerine sorunlara çözüm üreten tezler
olsun, mezunlarımız aranan eleman olsun diye bir gayret içerisindeyiz”
ifadelerini kullandı.