“Ramazan
boyunca Kudüs’ün Şeyh Cerrah mahallesinde ve Mescid-i Aksa çevresinde yaşanan
olaylar İsrail iç siyasetini de doğrudan etkiledi. Bunun pek çok sebebi var:
İsrail son iki yılda dördüncü kez seçime gitse de hükûmet kurulamıyor.
Netanyahu destekçisi partilerin Ortak Arap Listesi’nin dahil olduğu bir
koalisyona karşı olması sebebiyle tüm müzakerelere rağmen koalisyon
görüşmelerinden sonuç alınamıyor. Ancak son olaylar sebebiyle koalisyon
görüşmeleri de ciddi zarar görmüş durumda. Ortak Arap Listesi’nin lideri Mansur
Abbas, 20’den fazla Filistinlinin öldürüldüğü saldırılar sonrası aşırı sağcı
Bennett’ın dahil olduğu koalisyon müzakerelerini dondurduklarını açıkladı.
Bunun yanında Lapid ile koalisyon müzakerelerinde bulunan Bennett da aşırı
sağcı tabanından Birleşik Arap Listesi’nin olduğu bir koalisyona girmemesi
yönünden ciddi baskı görmekte. Ancak Lapid ve Gantz Arap vekillerin desteği
olmadan da Knesset’te güvenoyu alacak bir azınlık hükûmeti kurabilir. Mevcut
hükûmette Başbakan yardımcısı ve Savunma Bakanı olan Gantz, muhtemel bir Lapid
koalisyonuna destek verecek olsa da Kudüs’te yaşanan olaylar sonrası İsrail
ordusunun Gazze’ye yönelik hava saldırılarına onay verdi. Aşırı sağdan solcu
partilere ve hatta Arap milletvekillerine muhtaç olan bu koalisyonun
kurulmasının tek yolu Netanyahu karşıtlığında birleşmek. Ancak yaşanan olaylar
tarafların uzlaşmasını imkânsız hale getirmekte. Öte yandan, Şeyh Cerrah
mahallesinde yaşanan olaylar, İsrail polisinin Mescid-i Aksa’daki güç kullanımı
ve Gazze’ye yönelik hava saldırıları bir yandan İsrail’in Filistinlilere karşı
apartheid rejiminin bir uygulaması olsa da diğer yandan Netanyahu’nun koalisyon
kuramaması ile de yakından ilgili. Bununla beraber İsrail siyasetinin
koalisyonları zorlayan yapısı, Netanyahu’nun İsrail iç siyasetini
kutuplaştırıcı etkisi ve alternatif güçlü bir figürün olmaması İsrail’de
hükûmet kurulmasını neredeyse imkânsız hale getiren bir kısır döngünün
oluşmasına sebep oluyor.
Özetle,
yaşanan çatışmalar Netanyahu karşıtlarının koalisyon görüşmelerini olumsuz
etkilerken, 2009’dan beri Başbakan olan Netanyahu ise gerilimi yüksek tutarak
görevini bırakmaktan yana ve yolsuzluk davalarından kurtularak ülkeyi bir kez
daha seçime götürmeyi hedefliyor olabilir.”