Serbes, yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, okulların 31 Ağustos 2020’de uzaktan, 21 Eylül’de yüz yüze eğitimin başlayacağını ilan ettiğini hatırlattı. Ancak tarih yaklaşıldıkça okulların açılıp açılmaması tartışmalarının yeniden başlayacağını ifade eden Serbes, “Bunun temel sebebi, okulların açılmasına ilişkin hükümet tarafından hiçbir objektif kriterin ortaya konamamış olmasıdır. “ dedi.
SOMUT KRİTERLER ORTAYA KONMALI
Okulların açılmasına ilişkin temel bir strateji geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Serbes, bu konuda eğitim uzmanları ve bilim adamlarının görüşleri doğrultusunda net bir yol haritasının belirlenmesi gerektiğini vurguladı. Serbes, bu konuda öne çıkan önerileri ise şöyle sıraladı; “Salgının kontrol altında olduğu her yerde en azından belirli sınıf ve yaş düzeylerinde okullar açılabilir. Salgının kontrol altında olduğu yerlerde veyahut hiçbir vaka olmayan bir yöremizde eğitim-öğretime ara vermenin makul bir gerekçesi yoktur. Vaka sayısı veya yoğunluğuna göre somut bir kriter ortaya konmalı ve o kritere göre okulların açılıp açılmayacağına karar verilmelidir. Özellikle dezavantajlı çocukların pandemi dolayısıyla oluşan kayıplarının telafi edilmesi ve okul ihtiyacının karşılanması için ek tedbirler alınmalıdır.”
YOKSUL AİLELERİN ÇOCUKLARINA TABLET VEYA BİLGİSAYAR VERİLMELİ
Yoksul aile çocuklarının uzaktan eğitimlerinin aksamaması için ücretsiz tablet veya bilgisayar verilmesi gerektiğinin altını çizen Serbes, bununla ilgili uzaktan eğitim başlamadan durum tespitinin yapılması çağrısında bulundu. Sadece TV’den ders takibinin yeterli olmayacağını dile getiren Serbes, “Bilgisayarı olmayan öğrenci dersleri ile ilgili farklı kaynaklardan bilgiye ulaşamaz. Bu sebeple tablet ve bilgisayar temini bu süreçte büyük önem kazanıyor. “ dedi.
Yeni okula başlayacak çocuklara ilişkin özel politikalar geliştirilmesi çağrısında bulunan Serbes, okul ve öğretmenle yeni tanışacak olan birinci sınıf öğrencilerinin psikolojileri dikkate alınarak uygun çözümler üretilmesi gerektiğinin altını çizdi. Serbes, “Özellikle ilkokula yeni başlayacak çocuklar için yüzyüze eğitim imkanları artırılmalıdır.” tavsiyesinde bulundu.
ÜNİVERSİTELER SERBES BIRAKILMALI
YÖK’ün tüm üniversitelerin akademik takvimlerini 1 Ekim’den sonra başlatmalarını istediğini hatırlatan Serbes, YÖK’ün ülkenin dört bir yanındaki üniversiteleri bir merkezden yönetmekten vazgeçmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti: “Üniversiteler altyapı ve imkanlarına göre nasıl bir eğitim verecekleri konusunda serbest bırakılmalıdır. YÖK yine denetimini yapabilir. Ancak bu zor dönemde fırsatçılık yapıp tüm üniversiteler üzerinde vesayet kurmaya çalışmak yerine, üniversiteler esnek çözümler geliştirmeleri için teşvik edilmelidir. Öğrencilerin ve öğretim üyelerinin farklı ihtiyaçları gözetilmelidir.”