Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kasım Kültür Sanat Etkinlikleri “Sükut Evi” konulu film ve söyleşisiyle devam etti. AKM’de gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Enver Gülşen’in yaptığı programda Yönetmen Cafer Özgül kültür sanat dostlarıyla buluştu.
Gün yüzüne
çıkan değerler
Sinema
macerasına nasıl başladığını anlatan Yönetmen Cafer Özgül, “Benim sinema
maceram TRT’de başladı. Ben bir film prodüktörüyüm orada da televizyon filmi ve
diziler yaptım. Sinema yapabilmek için 2010’da TRT’den ayrıldım. Bu filme
başlarken bizim geleneksel anlatımımızdaki menkıbe geleneğinin sinemadaki
yansımasını konu alan bir film çekmek istedim. Dramatik bir akışa değil hikâyenin
getirdiği açılımlara göre nasihat veren, parantez açan, zaman zaman karakterin
iç dünyasına giren bir hikâye oluşturmak istedim. Diğer taraftan da günümüz
insanların kaçırdıkları, geleneklerle, tasavvufla ilgili gün yüzüne
çıkartacağım bir konu anlatımı yolunu izledim” dedi.
Önyargılardan
kurtulmak aydınlanmaya açılan kapıyı aralar
Özgül,
“Senaryo yazmak, film çekmek aslında
yönetmen için de terbiye edici ve geliştirici oluyor. Bu senaryoyu yazmak için
doğu kültürüne ait klasik metinlerimizden epeyce bir yararlanmam gerekti.
İnsanın varoluşu üzerine düşünmem ve sorgulamam senaryo ile bağdaştırıp uygun
yerlerinde kullanmam, senaryoyu zenginleştirdi. Açıkçası bu süreç benim açımdan
epeyce bir faydalı oldu. Benim filmde ilk yapmak istediğim karakterin köye
düştüğünde bakış açısıyla ve zihniyle, köyde gördükleri arasında bir paralellik
kurmaktı. Onun için köy ortamı yaşanılamayacak, bir an önce kurtulması gereken
bir yerdi ama karakter adım adım zihnindeki kalıpları aştıkça çevresindeki
güzellikleri gördüğünü fark ediyor. Karakterin köye yaklaşımı ön yargılıydı ama
insanlar bu önyargılarını kırdıkça etrafındakileri daha başka daha gerçekçi
görüyor, aydınlanıyor” dedi.