Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen Şubat Kültür Sanat Etkinlikleri Ofis Sanat Merkezi’nde devam etti. Moderatörlüğünü Enver Gülşen’in üstlendiği ve Sinema Yazarı İhsan Kabil’in konuk olarak katıldığı söyleşi programına çok sayıda sanatsever katıldı.
Batıdan geleni direkt aldık, gelenekseli
unuttuk
İhsan
Kabil, “Geleneğimizde Gölge Oyunu ve Orta Oyunumuz vardır. Bunların içini
doldurmak içinde Divan Edebiyatımız, Halk Edebiyatımız var fakat zaman içinde
gelenekseli ihmal ettik. Batıdan geleni direkt aldık ve bu oyunlarımızı da
unuttuk. Derviş Zaim bu sentezi denedi fakat olamadı. Örneğin İranlı
yönetmenler ve senaristler tam bir kültür insanıdır. Edebiyatlarını,
kültürlerini, dillerini, değerlerini biliyorlar ve bunu işliyorlar. İran’da
kültür kesintiye uğramamıştır. Batıyı direkt almamışlar, kendilerini
yenileyerek devam etmişlerdir. Bizde ise sallantı var ne yapacağını bilememek
var dolayısı ile doğa sallantıyı hemen sevmez hemen başka bir şeyle doldurur.
Bu nedenle sinemamızda devamlılık yok” dedi.
Türk sineması 3 sacayak üzerinde
kuruludur
Türk
Sinemasının 3 sacayak üzerine kurulduğunu dile getiren Sinema Yazarı Kabil,
“Bunlar Amerikan Sineması, Hint Sineması ve Mısır Sinemasıdır. Bu üçlüden Türk
Sineması doğmuştur. Bugün edebi argonun aşılıp belden aşağı hatta yerlere
çekildiği bir dönemdeyiz. Toplumsal gerçekçiler ise çok keskin. Seyirciyi tutmak için filmlerde asıl işlenmek
istenen konularda değişiklik olabiliyor. Ticari çekinceden dolayı asıl işlenmek
istenen pek işlenemiyor” dedi.