Necip Türk Milleti’nin Gazi Mustafa Kemal’in
önderliğinde 1919 yılında Samsun’da yaktığı İstiklal ateşi, Kurtuluş Savaşımıza
giden yolu açmış ve Büyük Taarruzla bu kutlu mücadele taçlandırılmıştır.
Esasında bu zafer 1071 yılında Malazgirt Zaferi ile yurt edindiğimiz
Anadolu’nun bir kez daha mübarek Şehit kanlarıyla bu toprakları vatanımız olarak
tescilleyen birer mühürdür.
Bundan 99 yıl önce olduğu gibi bugün de tüm
milletimiz, kendisini, birliğini, bütünlüğünü, kalkınmasını, huzuru ve
güvenliğini hedef alan bedbahtları, engin feraseti ve sarsılmaz cesaret ve
kararlı duruşuyla, gerektiğinde canını ortaya koyarak bertaraf etmeye devam
etmektedir.
Bütün imkansızlıklara, yokluklara rağmen tüm
zorluklar aşılarak kurulan Cumhuriyetimize sahip çıkmak, birlik ve
beraberliğimizi diri tutmak ülkemizi ileriye taşımak en büyük hedefimiz
olmalıdır.
Milletimizin, gelişmesini ve kalkınmasını, birlik beraberlik
ve kardeşliğini hedef alan iç ve dış mihraklar, binlerce yıllık güçlü devlet
geleneğimiz ve medeniyet tasavvurumuz, güçlü toplum ve ordumuz ve yine
milletimizin karakterinde mündemiç olan milli, manevi değerler ve üstün
hasletler karşısında hiç şüphesiz ki başarılı olamayacak ve asil milletimiz
güçlü adımlarla büyük hedeflerine doğru emin adımlarla yürümeye devam
edecektir.
Bu duygular içerisinde; başta Gazi Mustafa Kemal
Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere vatanımız uğruna canını feda etmiş tüm
şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimizi minnetle yâd ediyor, tüm Sakaryalı
Hemşehrilerimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum.