İlimiz Yenikent Devlet Hastanesinde de böylesine bir keyfiyet ile düzen bozulmuştur. Hastane yönetimi radyoloji teknisyenlerine görevleri olmamasına rağmen zorla skopi çektirmek istemiştir. Çalışanların bu hukuksuzluğa karşı durmaları nedeniyle de baskı yapmaya işi zulme dönüştürmeye başlamışlardır.
Bunun içinde yaz ayları için istenen şua izni taleplerini reddetmeye başlamışlardır. Şehir merkezindeki hastane polikliniğine mesaileri ikiye bölünerek personeller her gün gönderilmişlerdir ve bu görevlendirmeler için personeller neredeyse başlarının çaresine baksınlar mantığı ile yalnız bırakılmıştır.
Çalışanlarda bu durum karşısında mahkemeye gitmişler ve açtıkları davaları kazanmışlardır. Hatta bu yapılan mobbing nedeniyle hastane yönetimi 2500 TL’lik bir manevi tazminata da mahkum olmuştur. İdarecilerin keyfiyetinden kaynaklanan bu cezanın Devlet imkanları ile mi yoksa kişilerin kendileri tarafından mı karşılandığı noktasında takibimiz sürmektedir.
Çalışanların haklılığı idarecilerin keyfi yönetimi hukuk tarafından da tescillenmiştir.
Tüm bunlara rağmen hastane yöneticileri mobbingten ve haksız uygulamalardan vazgeçmemişlerdir.
Bu baskılar öyle bir noktaya çıkmıştır ki sadece hakkının arayan ve adaleti isteyen radyoloji çalışanları tayin istemek zorunda kalmışlar ve hastaneden adeta kaçarcasına ayrılmışlardır.
Hastane idaresi ise hala bildiğini yapmamaya devam etmektedir. Sağlık Müdürlüğü İlçelerden görevlendirme yapmış, hatta Eskişehir’den geçici görevle personel getirtmişlerdir. Bu seferde ilçelerde sıkıntılar yaşanmaya başlamış ve basit bir röntgen çekimi ile taburcu olacak hastalar yalnızca röntgen teknisyeni olmadığı için kilometrelerce uzaklıkta il merkezinde hastanelere sevk edilmek zorunda kalmaktadır. Özellikle hafta sonları için il merkezine hasta sevkleri başlamış ve 112 Ambulansları ile yapılan bu sevkler yüzünden ilçelerde Acil yardım ekibi o süre boyunca bulunmamaktadır.
Görüldüğü gibi bir keyfi uygulama bütün ildeki düzenin bozmuş, komşu illere bile etkisi olmuştur. Tüm bunların nedeni mevzuatı yok sayan ve bunda inat ederek ben yaptım olacak diyen bir yönetim anlayışıdır. Bu anlayış kamuya zarar vermektedir. Sağlıkta işleyişi bozmaktadır. Mevzuat açık olduğu halde ben skopi çekecek birilerini bulurum diyerek çalışanı ve vatandaşı mağdur etmenin hiçkimseye bir faydası yoktur.
Türk Sağlık-Sen olarak çağrımız yetkililerin bu yaşananlara bir son vermesidir. Mülki amirler bu konuda gereğini yapmalıdırlar.
İRFAN KORKMAZ
TÜRK SAĞLIK SEN
SAKARYA ŞUBE BAŞKANI
Bunun içinde yaz ayları için istenen şua izni taleplerini reddetmeye başlamışlardır. Şehir merkezindeki hastane polikliniğine mesaileri ikiye bölünerek personeller her gün gönderilmişlerdir ve bu görevlendirmeler için personeller neredeyse başlarının çaresine baksınlar mantığı ile yalnız bırakılmıştır.
Çalışanlarda bu durum karşısında mahkemeye gitmişler ve açtıkları davaları kazanmışlardır. Hatta bu yapılan mobbing nedeniyle hastane yönetimi 2500 TL’lik bir manevi tazminata da mahkum olmuştur. İdarecilerin keyfiyetinden kaynaklanan bu cezanın Devlet imkanları ile mi yoksa kişilerin kendileri tarafından mı karşılandığı noktasında takibimiz sürmektedir.
Çalışanların haklılığı idarecilerin keyfi yönetimi hukuk tarafından da tescillenmiştir.
Tüm bunlara rağmen hastane yöneticileri mobbingten ve haksız uygulamalardan vazgeçmemişlerdir.
Bu baskılar öyle bir noktaya çıkmıştır ki sadece hakkının arayan ve adaleti isteyen radyoloji çalışanları tayin istemek zorunda kalmışlar ve hastaneden adeta kaçarcasına ayrılmışlardır.
Hastane idaresi ise hala bildiğini yapmamaya devam etmektedir. Sağlık Müdürlüğü İlçelerden görevlendirme yapmış, hatta Eskişehir’den geçici görevle personel getirtmişlerdir. Bu seferde ilçelerde sıkıntılar yaşanmaya başlamış ve basit bir röntgen çekimi ile taburcu olacak hastalar yalnızca röntgen teknisyeni olmadığı için kilometrelerce uzaklıkta il merkezinde hastanelere sevk edilmek zorunda kalmaktadır. Özellikle hafta sonları için il merkezine hasta sevkleri başlamış ve 112 Ambulansları ile yapılan bu sevkler yüzünden ilçelerde Acil yardım ekibi o süre boyunca bulunmamaktadır.
Görüldüğü gibi bir keyfi uygulama bütün ildeki düzenin bozmuş, komşu illere bile etkisi olmuştur. Tüm bunların nedeni mevzuatı yok sayan ve bunda inat ederek ben yaptım olacak diyen bir yönetim anlayışıdır. Bu anlayış kamuya zarar vermektedir. Sağlıkta işleyişi bozmaktadır. Mevzuat açık olduğu halde ben skopi çekecek birilerini bulurum diyerek çalışanı ve vatandaşı mağdur etmenin hiçkimseye bir faydası yoktur.
Türk Sağlık-Sen olarak çağrımız yetkililerin bu yaşananlara bir son vermesidir. Mülki amirler bu konuda gereğini yapmalıdırlar.
İRFAN KORKMAZ
TÜRK SAĞLIK SEN
SAKARYA ŞUBE BAŞKANI