Tedavi sürecinin çok
dikkatle yönetilmeli
Hormon
ve kilo değişimleriyle sıkça gündeme gelen tiroit hastalıkları, görme sağlığı
ve göz estetiğini de ciddi oranda tehdit ettiğini vurgulayan uzmanlar tiroit
hastalarını rutin göz muayenelerini kesinlikle aksatmaması konusunda uyarıyor.
Tiroit hastalıklarının göz sağlığına etkisini değerlendiren Sakarya Marmara Göz
Hastanesi’nden Doç. Dr. Yıldırım Bayezıt Şakalar; tiroit hastalığına bağlı
olarak göz çevresini saran yağ dokusunda ve kaslarda meydana gelen şişmelerin
gözde şaşılığa, göz kapağının açıkta kalmasına ve gözün öne çıkık olmasına
neden olabileceğini belirtiyor. Birçok tiroit hastasının bu problemlerin üçünü
birlikte yaşadığı konusunda uyaran Doç. Dr. Yıldırım Bayezıt Şakalar; tiroit
hastalarında göz tutulumlarının ileri evrede körlüğe neden olduğu için tedavi
sürecinin çok dikkatle yönetilmesi gerektiğini söylüyor.
Sigara, riski de
hastalığı da artırıyor
Sigara
kullanan tiroit hastalarında göz tutulumunun daha sık görüldüğüne dikkat çeken
Doç. Dr. Yıldırım Bayezıt Şakalar; özellikle erkek hastalarda sigara kullanımı
ile tiroide bağlı göz tutulumu arasında yakın bir ilişki olduğunu vurguluyor. Bu
nedenle hastaların sigara kullanımı var ise bırakmalarını tavsiye eden Doç. Dr.
Yıldırım Bayezıt Şakalar; “Tiroit hastaları sigara içmese bile sigara içilen
ortamda bulunmaları sağlık açısından risk barındırmaktadır” dedi. Tiroit
hastalarının göz tutulumlarında tedaviye başlanmadan önce çok iyi analiz
yapılması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Yıldırım Bayezıt Şakalar; hastalığın
aktif döneminin yaklaşık üç yıl sürdüğünü ve bu dönemde gözde kızarıklık, şişme
ve çıkıklık meydana geldiğini belirtiyor. Bu sürede göz tutulumu riskini
azaltmak için sigara gibi risk faktörlerinden uzaklaşılmasının ve tiroit
hormonlarının dengede tutulmasının son derece önemli olduğunu söyleyen Doç. Dr.
Yıldırım Bayezıt Şakalar; “Tiroit göz tutulumlarının kendini sınırlayan
özelliği de göz önünde tutularak ilaç tedavisine başlanmalıdır. İlaç tedavisine
hemen başlanması tercih edilmez” dedi.
Bu dönem ilaçla
tedavinin zorlaştığı bir evredir
Hastalığın
ilk üç yılında iyi yönetilemeyen tedavi sürecinin ardından geç evreye
geçildiğini belirten Doç. Dr. Yıldırım Bayezıt Şakalar; “Bu dönem ilaçla
tedavinin zorlaştığı bir evredir. Göz çevresinde oluşan ödemler yerini kaslarda
daralmaya bıraktığı için artık ilaç tedavisi faydalı olmaz, cerrahi tedavi
gerekir” dedi. Cerrahi tedavide şaşılık, çift görme ve gözün öne çıkıklık
problemlerini aynı anda yaşayan hastaların ameliyatlarında mutlaka bir sıra
gözetilmesi gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Yıldırım Bayezıt Şakalar; “Üç
problemi de birlikte yaşayan hastalarda önce gözdeki çıkıklığın tedavi
edilmesi, yani başlangıçta kemiğe yönelik bir girişimde bulunulması gerekiyor.
Sonrasında şaşılık tedavisi, en son ise kapağa yönelik tedavi
gerçekleştirilmelidir. Bu sıranın gözetilmemesi kapakta değişikliklere neden
olabilir” dedi.